19 Aralık 2013 Perşembe

Tarihi Yolsuzluk ve Rüşvet Skandalı

"Gözaltına alınanlardan bazıları:
- Muammer Güler'in oğlu Barış Güler
- Zafer Çağlayan'ın oğlu Salih Kaan Çağlayan
- Erdoğan Bayraktar'ın oğlu Abdullah Oğuz Bayraktar
- Ebru Gündeş'in kocası Reza Zerrab
- Ali Ağaoğlu
- Osman Ağca
- Taş Yapı'nın sahibi Emrullah Turanlı
- Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Arslan
- Fatih Belediye Başkanı Akpli Mustafa Demir
- Ekonomi Bakanının Özel Kalem Müdürleri M.B.K ve O.K,
- Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın Danışmanı Songül S.
- Çevre Şehircilik Genel Müdürü M.A.K

1 yıldır devam eden fiziki ve teknik takip süreci sonunda başlatılan soruşturmada Rıza Zarrab'ın sahte belgeler ve hayali ihracat gibi yöntemlere şüpheli para transferleri ve bakanların oğulları üzerinden Türk vatandaşlığı olmayan kişilere rüşvetle vatandaşlık verilmesini temin etme;

imar usulsüzlükleri, rant yolsuzlukları, yerel yönetimlerin imara açmadığı arazilerin rüşvetle bakanlık üzerinden illegal olarak imara açılması;

Fatih Belediyesinin sit alanındaki arazilerin bakanlığın gücünü kullanarak illegal olarak imar ve inşaata açılması;

Marmaray projesine ciddi zarar vereceği halde rüşvet karşılığında bazı arsalara imar ve inşaat izni vermek gibi suçlamalar bulunuyor." Milliyet 17.12.2013



"Türkiye'yi sarsan soruşturmada önemli gelişme. Operasyonda dosyaya nezaret etme görevi Zekariya Öz'den alındı. Dosyaya Başsavcı Turan Çolakkadı nezaret edecek.

Türkiye'yi sarsan operasyon sonrası flaş gelişme... Bu sabah 5 emniyet müdürü görevden alındı. Görevden alınmaların direkt İl Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın kanalıyla yapıldığı belirtiliyor. " Milliyet 18.12.2013


"Rasim Ozan Kütahyalı'nın seks kaseti bomba gibi düştü

Cemaat hükümet gerilimi tam gaz devam ederken polis operasyonlarını kasetler, görüntüler takip ediyor." http://www.gazete2023.com 18.12.2013

"Tüm Türkiye'nin konuştuğu rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun maliyeti ortaya çıktı. Fox Ana Haber bültenine katılan Ercan Gün, operasyonun maliyetinin 100 milyar Euro olduğunu iddia etti. Müthiş rakam, FOX TV Ana Haber Bülteni sunucusu Fatih Portakal'ı da bir hayli şaşırttı."

"İstanbul'da başlatılan rüşvet operasyonu kapsamında evinde arama yapılan Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın evinde yapılan aramada kütüphanedeki ayakkabı kutuları içerisinde 4,5 milyon dolar bulundu. Gelen fotoğraflara göre söz konusu para toplam üç ayakkabı kutusu içerisinde bulunuyor." Hürriyet 18.12.2013

"Radikal Gazetesi'nden Fatih Yağmur'un haberine göre, İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlu Barış Güler’in dünkü operasyonda evine yapılan baskında dikkat çekici karelerden biri de yatak odasındaki para sayma makinesiydi."

"180 milyon doların Rusya 'ya bavullarla taşınmasında kuryelik yaptığı öne sürülen Happani'nin dolar balyalarıyla çektirdiği fotoğraflar gündeme bomba gibi düşmüştü. Happani, fotoğrafları Facebook 'taki sayfasına koymuştu. Polis bu fotoğraflardan harekete geçti." Radikal 18.12.2013

"Zarrab, siyasi bağlantılarını güçlendirip, İran’a kaynağı belirsiz yüksek miktarda para transfer ederek karşılığında altın getirmeye başladı. 2012 itibariyle adli süreç başladı ve Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın oğlu Kaan Çağlayan, İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlu Barış Güler, Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan dahil 32 kişi teknik takibe takıldı. İran’a gönderilen ve yaklaşık 10 milyar doları bulduğu belirtilen usulsüz havale işlemleri sırasında söz konusu kişilere binde 3-4 oranında rüşvet ödendiği iddia edildi. " Posta 18.12.2013


"6 müdür yardımcısı görevden alındı!

Hüseyin Çapkın'ın 2 yardımcısı, Organize Şubede görev yapan 2 müdür yardımcısı ve Mali Şubede görev yapan 2 Müdür yardımcısı mevcut görevlerinden alındı." Milliyet 18.12.2013


"Hüseyin Çapkın görevden alındı

Türkiye'yi sarsan operasyonda flaş gelişme... İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın görevden alındı." Milliyet 19.12.2013


Hükümet Kanadı
Bülent Arınç:

"Yargı gereğini yapacaktır. Bu operasyon niçin bu zamanda yapılıyor? Niçin buna benzer tehditlerin savrulması yapılıyor. Hükümetin yıpratılmak istendiğini düşünüyoruz. Eğer devlet içinde kümelenmiş bir örgüt varsa, bunları ortaya çıkarmak boynumuzun borcu olsun" dedi."

Soruşturmanın kapsamı, şüpheli sayısının çokluğu, nazara alınarak, soruşturmaya yardım etmek üzere de iki cumhuriyet savcısı daha görevlendirilmiştir. Yargı mercileri iç düzenlemeler çerçevesinde hakikatlerin ortaya çıkarılması için çalışamkta olup diyerek yaptığı işleri anlatıyor başsavcı. Rutin bir işlemdir.

Basında yer alan emniyet personelinin yerlerinin değiştirilmesiyle ilgili şu açıklama yapılmıştır. Haklarındaki görevi kötüye kullanma iddialarıyla ilgili yerleri değiştirilmiştir. Bu da basına aksetmişti.
Çok planlı, psikolojik harp benzeri bir operasyonla karşı karşıya olduğumuzu söyleyebilirim. Bunun amacı ne olabilir? Hükümetimizin yıpratılması.

Arınç cemaat sorusunun açıkça sorulmasına kızdı. Cemaat Türkiye'de büyük işler yaptı. Eğer bir alçaklık yapılmışsa bunu onların üzerine yıkmak haksızlıktır.



Ve Muhalefet Kanadı


3 bakanın çocuklarını da kapsayan operasyon Meclis'teki bütçe görüşmelerini de vurdu. MHP, rüşvet ve yolsuzluk operasyonuyla ilgili iddianame ortaya çıkıncaya kadar bütçenin son oylamasının ötelenmesini önerdi.


Kılıçdaroğlu’nun Twitter hesabında şu açıklamayı yaptı, "Bir zamanlar saltanat vardı, babadan oğula geçen. Günümüz Türkiye’sinde ise yolsuzluklar babadan oğula geçer oldu."

BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş yaptığı açıklamada, ''Şu anda görünen temiz eller operasyonundan çok siyasi rekabete benziyor. Biz bunun temiz eller operasyonuna dönüşmesini bekliyoruz. Biz AKP ve Cemaatten yana değil adaletten yanayız. Hükümetin çıkıp soruşturmanın önünü açtığını söylemesi gerekir. Soruşturmaya müdahale doğru değildir'' sözlerini kullandı.

Yorum...

Farkındaysanız ülke gene yangın yeri, vurgun var ama ülkemizin Reis-i Cumhur'undan gene herhangi bir açıklama yok. Hakan Şükür'ün vekil olduğunu istifa ettiğinde öğrenmiştik. Bakanların istifasını beklerken sanırım sıra Abdullah Gül'e de geldi. Bu ülkenin 1 numaralı ismi Cumhurbaşkanıdır. Tarihi vurgun var ama Sayın Gül çıkıp iki cümle etmiyor. Ben bazı şeyleri hatırlatmak isterim. Cumhurbaşkanı sadece iktidar partisinin değil bütün halkın Cumhurbaşkanıdır. Bakanları ve Hükümeti sorgulamak ve hesap sormak sadece muhalefet partilerinin de görevi değildir. Akpli milletvekillerinin tutumlarını merakla bekliyorum. Her zaman olduğu gibi liderlerine biat mı edecekler yoksa milletin vekili olduklarını hatırlayıp hesap soracaklar mı göreceğiz. Bülent Arınc'ın dedikleri suçluluk psikolojisi ile hazırlanmış bir konuşmanın eseridir. Kendi içinde tutarsız, anlamsız, adaletten ve objektiflikten çok uzak bir konuşmadır.
Muhalefetin bu işe bu kadar sessiz kalmasınıda anlamış değilim. Kardeşim çıksanıza televizyon karşısına bağıra bağıra söylesenize bunların yaptığı vurgunu. Hesabını soracağız desenize ! Sizi gerçekten anlayamıyorum...

11 Aralık 2013 Çarşamba

2013 Yılı Hükümet Bütçesi

"SAYIŞTAY RAPORLARINI SAKLADILAR" 
Sayıştay raporlarının saklandığını belirten Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: "Geçen yıl ben yine Sayıştay raporları gelmedi diye bu kürsüden itiraz ettim. 132 rapor düzenlendi. Birisi bile Meclis'e gelmedi. Suçlulardan biri de kimse kusura bakmasın Türkiye Büyük Millet Meclisi koltuğunda oturan sayın Cemil Çiçek'tir. Kimse kusura bakmasın. 132 rapor. Soru önergesi verdik. Vermediler. Hangi gerekçe ile saklanır. Tertemiz olsa bütün raporları önümüze koyarlar. İçinde kirli sayfalar var. Kirlilikleri gösteren sayfalar var. Yürütme organı, yasama organına hesap vermek istemiyor. Bunun için sakladılar."
“1 TRİLYON 678 MİLYAR KAYNAK KULLANILDI, 4,8 BÜYÜMEK İÇİN”

4.8 büyümek için kaç lira kaynak kullanıldığını soran Kılıçdaroğlu, “2003-2013 arasında bu hükümetlerin kullandığı kaynak, 133 milyar dolar iç borç kullandılar, 2013’ün ilk 6 ayı için, 238 milyar dolar dış borç kullandılar, 2013’ün ilk 6 ayı için, 50,5 milyar lira özelleştirme yaptılar, 2013’ün Kasım ayı itibariyle, 1 trilyon 257 milyar dolar vergi topladılar, Ekim 2013 itibariyle. Toplam 1 trilyon 678 milyar kaynak kullanıldı, 4,8 büyümek için” açıklamasını yaptı.

BAŞBAKAN'A HODRİ MEYDAN
Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
Başbakan’a hodri meydan diyorum. Onun ve benim katılacağım sadece ekonomi konularının konuşulacağı bir televizyon programına davet ediyorum kendisini. Son zamanlarda bir şey çıktı “elimde belge var açıklayacağım" Daha önce de Kabataş’ta 40 kişinin türbanlı bir kadına saldırdığını söylemişti. Bekledik belgeleri açıklayacak diye. Çünkü bir Başbakan’a yakışan odur. Bu iktidar döneminde caminin imamını 8 saat terörle mücadele şubesinde tutmak hangi vicdanın işidir. Elinde belge varsa neden açıklamıyorsun.
“Elimde belge var açıklarım” diyor hala… Senin belgelerini gördük biz. Tıpış tıpış gittin 25 Ağustos 2004’te MGK’nın altına imza attın. Ne dendiler “efendim o zamanın şartları öyleydi.” O zaman neden Erbakan’a söylendin “Neden dik durmadın” diye. Halkı ilgilendiren belge suç değildir. Veren suçludur ama yayınlayan suçlu değildir. Dünyada hiçbir yerde bir gazeteci gizli belge yayınladığı için hapse girmemiştir.  Bunların iktidarında Türkiye’de girebilir mi. Girebilir. 2004’teki belge için suç duyurusunda bulundunuz ve yayınlayanları vatan haini ilan ettiniz. Peki 28 Şubat belgeleri yayınlandığında neden ses çıkarmadınız…
GEZİ ELEŞTİRİSİ
Gençler eylem yaptı, Dünya'da heryerde gençler eylem yapar. Gezi eylemlerinde söylemediği yapmadığı kalmadı Başbakan'ın. Gencecik çocuklar pet şişe, su şişesi, karanfil, çadırlarını yaktınız o çocukların. Fiyakasını bozdular. Mizahla bozdular. Gezi olayları, Türkiye demokrasi tarihine vurulmuş silinmez bir damgadır. Bizim gençlerimiz, idam sehpalarından geçtiler. Yaşları büyütüldü yılmadılar, senin polisinden mi korkacaklar? Onlar tarih yazdılar. Korkan burda oturan Başbakan. 7 kişi öldü, 10'dan fazla kişi gözünü yitirdi. Ne diyor Başbakan, otobüsler gitti diyor. Onun göze insanda değil, seramiklerde. Ölenlerden ayrım yapmadık, onu da dahil ettik. Mala acıyacağına biraz cana acısan. 14 yaşındaki Berkin Elvan, komada. Bu gariban çocuk 14 yaşında. Beyefendinin aklı malda. Bu düşünceyi anlamak mümkün değil.

EL KAİDE İLE İŞBİRLİĞİ YAPIYORSUN
Kılıçdaroğlu, "Yasa dışı örgütlere silah sağlamak, bu hükümetin meşruiyetini tartışma konusu yapmaz mı? El Kaide ile işbirliği yapıyorsun. Suriye’de akan her damla kanın sorumlusu bu hükümettir. Ömer El Beşir’i sen hangi gerekçe ile Türkiye’ye getirdin altına kırmızı halı serdin" dedi.
SEN BU ÜLKEYE SAMAN İTHAL EDEN BİR BAKANSIN
Çiftçinin de sıkıntı içinde olduğunu belirten ve "Dünyanın en pahalı akaryakıtını, gübresini, ilacını satıyorsunuz bu çiftçiye. 34 milyon hektar arazi 2002'den bu yana ekilmiyor. İki Trakya büyüklüğünde. Niye ekilmiyor? Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker’in oturduğu yerden Kılıçdaroğlu’na itiraz etmesi üzerine Kılıçdaroğlu, "Sayın bakan kusura bakma sen bu ülkeye saman ithal eden bir bakansın. Bu ülkenin toprağı mı yok? Kalkmışsın orada konuşuyorsun. " diyerek Bakan Mehdi Eker’e tepki gösterdi. Sayın Başbakan, siz Niğde'ye gittiğinizde patatesin fiyatını sordunuz mı? Siz saman ithal ettiniz. Siz 21. yüzyılın Türkiye'sinde saman ithal ettiniz. Bizim meramız mı yok? Hollanda Konya'dan küçük, bir yılda 80 milyar dolarlık tarım ihracatı yapıyor. Tarımı da öldürdük. 2002 yılında tarımda kullanılan arazi miktarı 3 milyon hektar azaldı. Balıkesir'e besicilere gidin. İşsizlik.. Türkiye'nin en temel sorunlarından biri işsizliktir. İşsizlik bütün kötülüklerin anasıdır.
DÜNYANIN EN ZENGİN SİYASETÇİSİ OLDUN
Ne diyordu? 'Yırtık ayakkabı ile siyasete girdim' diyordu. Şimdi dünyanın en zengin başbakanlarından birisi. Ben yırtık ayakkabı ile siyasete girmedim. Göreve başladığım andan itibaren, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı da dahil, Sayın Başbakan'dan daha fazla aylık aldım. Ama ben böyle dünyanın en sayılı, en zengin kişilerinden biri değilim. Milletvekili seçildiğim gün de mal varlığımı internet siteme koydum. Çünkü tamamı benim alın terimin eseriydi."
Başbakan gittiği illerde sıkıyönetim ilan ediyor.
Başbakan parlamentoya bile 150 koruma ile geliyor. Bence bakanları dışarı çıkartın korumalarla beraber oturun.
Kenan Evren bile böyle yapmadı. İstihbarat ile devlet yönetilmez. Devleti yönetecek insanın kalbinde önce insan sevgisi olmalı.
"Sadece devlet değil vatandaş da gırtlağına kadar borçlandı. Merkez bankası kesinlikle özerkleştirilecek. Kesin hesap Komisyonu kurulmalı. Bütçeyi tartışacak bir komisyon. Onun başkanlığı da Mutlaka muhalefete verilmeli İktidar hesap vermeli. Siyasi ahlak yasasını çıkaracağız. El kaldırıp indirme mekanizmasının dışına çıkaracağız bu Parlamento'yu"
Adalet Bakanlığı verilerine göre ekonomik krizin ardından 2002 yılında icra dosyası sayısının 8 milyon 266 bin olduğunu, 2012 sonunda ise bu rakamın 21 milyon 6 bine çıktığını söyleyen Kılıçdaroğlu, esnafın borç batağı içinde olduğunu savundu. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Siz hiç dünyada icra dairelerini törenle açan bir iktidar duydunuz mu? Vatandaşın boğazını sıkmak için icra dairesi açıyorsunuz, Bakanlar gidiyorlar törenle icra dairesi açıyorlar. Ne diyeyim ben? 2002'de kaç icra dairesi vardı, şimdi kaç icra dairesi var gidin bir araştırın. Sayının ikiye katlandığını göreceksiniz.
Türkiye'de vatandaşın borcunun giderek arttığını, 2002 yılında bankalara olan borcun 6.6 milyar lira, 2013 yılı Ekim ayında ise bu borcun 322 milyar liraya çıktığını söyledi. 
Kılıçdaroğlu, 4+4+4 kesintisiz eğitim uygulamasını eleştirerek, bu uygulamanın hiçbir planda ve programda olmamasına, Bakanlar Kurulu'nda görüşülmemesine karşın, eğitimci olmayan 5 AK Parti milletvekilince hazırlandığını ifade etti. 5 Milli Eğitim Bakanı değiştirdiler, her bakan ayrı telden çaldı.
Japonya'nın milli gelirinin Türkiye'nin 7,5 katı olduğunu, ama Türkiye'nin dolar milyarderi sayısının ise bu ülkenin iki katı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, burada bir yanlışlık olduğunun sorgulanmasını istedi.
http://www.youtube.com/watch?v=mRZ9bBqc0MY Konuşmanın tamamını izlemek isteyen arkadaşlar için linki verdim. 1 Saatinizi ayırmınızı öneririm gerçekten harika bir konuşma.